Sağlık & Spor Terimleri Sözlüğü
nükseden gözkapağı ödemi ve bunun sonucunda kapak derisinin incelmesi, buruşması ve sarkmasıyla karakterize durum
Bebeklerde ishalBu sorun anne sütü ile beslenenlerde oldukça az rastlanan bir durumdur. Çünkü anne sütünde bulunan maddeler ishali oluşturan mikroorganizmaların oluşmasını büyük ölçüde engeller.İshalin belirtileri; sık sulu dışkılama; dışkının sıklığının ve miktarının artması; sümüksü dışkı ve bazen de kusmanın birlikte görülmesidir.İshal her mevsimde olabilir ancak yazları taze meyve tüketimi daha fazla olduğundan daha sık görülür. İshalin sebeplerini şöyle sıralayabiliriz:Hastalık,Diş çıkarma,Belirli gıdalara karşı olan hassasiyet,Gereğinden fazla meyve ve meyvesuyu (özellikle elma ve üzüm) tüketimi,Gastrointestinal enfeksiyon (bağırsaklarda mikrobik enfeksiyon gelişmesi),Antibiotik tedavisi (antibiotik tedavisi sırasında bebeğe yoğurt yedirilmesi içerdiği canlı kültürler nedeni ile onu ishalden koruyabilir).Nedenlere bağlı olarak ishalin tedavisi değişmekle beraber en yaygın ishal tedavisi diyet ile yapılanıdır. Bazen doktor ilaç önerebilir. Kesinlikle ishal olan bir bebeğe doktorun onayı olmadan ilaç uygulanmamalıdır, aksi takdirde bebeğin sağlığını tehlikeye atabilirsiniz.Bebeğin altını tahrişten korumak için her dışkılamadan sonra değiştiriniz ve her değiştirmede pişik merhemi sürünüz. Bebek çok küçükse ve ağır bir ishal olduysa sıvı tedavisi için hastaneye yatırmak uygun olur. İshalde birçok durumda mama yada annesütü vermeye devam etmenizen iyi yöntemdir. İshalli bir bebek geçici olarak laktoza (inek sütünde bulunur) karşı dayanıksız olduğundan laktoz içermeyen bir gıda rejimi önerilir.Şu tavsiyelere uymanızda fayda vardır:İshal nedeni ile oluşan sıvı kaybını önlemek için en azından iki saatte bir 50-60 ml sıvı verilmesi gerekir. Anne sütüne veya hazır mamalara ilave olarakhemen her eczanede bulunan ishal için hazırlanan bir rehidrasyon karışımı tavsiye edilir. İki veya üç dakikada bir bir kaşık, bardak veya biberon ile birkaç yudum verilmesi uygundur. Bebeğe kesinlikle tatlandırılmış yiyecekler, yapay meyve suları vermeyin.Eğer bebek düzenli bir şekilde alıyorsa katı yiyeceklere devam edebilirsiniz. Bebek ne kadar sık beslenirse ishalin etkisi o kadar az olur. Muz püresi, pirinç, patates ve makarna gibi nişastalı gıdalar iyi seçim oluştururlar.Eğer kusmada varsa katı gıdalar kusma durana kadar verilmemelidir. Ancak süzülmüş ve seyreltilmiş meyve suları verilebilir. Biraz daha büyük bebekler için sulandırılmış meyve suyu ile karışık gazoz verilebilir.Genellikle iki veya üç gün sonra dışkı normale dönmeye başladıktan sonra doktorunuz artık normal beslenmeye dönebileceğinizi tavsiye edecektir ancak yinede bir kaç gün daha süt ve süt içeren katı gıdaları kısıtlı tutmaya dikkat edin.Bir veya iki kere sulu dışkı pek önemli değildir ama bunun devam etmesi; beraberinde ateş ve kusmanında görülmesi, bebeğin iştahsız olası durumunda bir doktora başvurmanızda fayda vardır.
Bebeklik çağında görülen katarakt doğuştan olabildiği gibi hayatın ilk yıllarında da ortaya çıkabilir.NedenleriAnnenin gebelik döneminde geçirmiş olduğu enfeksiyon, gebelikte kullandığı ilaçlar başlıca nedenlerdir. Altını çizerek belirtmek gerekir ki bazen de hiçbir neden olmadığı halde bazı çocuklarda yine de“doğuştan katarakt”a rastlanabilir.BelirtileriBir göz bebeğinin diğerinden farklı olması; Katarakt olan gözün beyaz ve donuk renkte olduğu görünebilir.Göz kayması ( şaşılık ); Özellikler bebeklik çağlarında ortaya çıkan göz kaymalarında esas nedenin“Konjektival Katarakt” olabileceği unutulmamalıdır.
İdrarda bulunan bilirubin düzeyi, tdrar normal olarak çok az miktarda direkt, yani gliküronik asite bağlı bilirubin içerir.
Üst gözkapaklarının birinin ya da her ikisinin kalıcı düşüklüğü ve buna bağlı olarak gözkapakları arasının kısmi kapanması.
MilliariaYeni doğmuş bebeğin yüzünde bulunan, sivilceye benzeyen küçük beyaz yumru ya da kistlere denir.Kıl foliküllerinde oluşan yüzeysel deri kistleridir.Alında,burun ve yanaklarda 1 mm çapında beyaz şekilde görülürler.Birkaç hafta içinde kendiliklerinden düzelirler.Miliaria (Ter Retansiyon Sendromu)Ter kanallarının mekanik tıkanması sonucu geçici, toplu iğne başı büyüklüğünde kabarcıklardır.Genellikle sıcak ve nemli çevre koşullarında oluşur.Daha çok kıvrım yerlerinde görülür.Çocuğu serin yerde tutmalı ve banyo uygulanmalıdır.Zararsızdırlar ve tedavi ile kendiliğinden yok olurlar.Yeni doğanın Toksik Eritemi (Erytema Neonatarum)BelirtilerKırmızı bir yüzey üzerinde kendini beyaz sivilceler ya da kabarcıklarla belli eden bir döküntü. 5-6 mm çapında ortaları pire ısırığına benzer sarımsı beyaz lezyonlardır. Nedeni bilinmemektedir.Özellikle doğumdan sonra ikinci günde görülürler. 1-2 haftada kendiliğinden kaybolur.Normal zamanında doğmuş bebeklerde takriben yüzde 50'si (premetüre bebeklerde daha az) doğumdan 1 ila 3 gün sonra toksik eritem geliştirirler. Genellikle yüzde, karın bölgesinde ve kol ve bacaklarda meydana gelir ve pire ısırığını andırır.Döküntüleri zararsızdır ve hiçbir tedavi gerektirmez, genellikle birkaç gün içinde geçer.Yeni Doğan Aknesi (sivilce)Anneden geçen hormon etkisine bağlı, daha çok yanaklar, çene ve alında görülen bir akne vulgaris tablosudur.Daha çok erkek çocuklarda rastlanılır.Kısa sürede iyileşir. Genellikle tedavi gerektirmez.Uzun süre devam eden vakalarda lokal tedavi uygulanabilir. Kortikosteroid içeren deri merhemleri yeni doğanlarda kullanılmamalıdır.Moğol Lekeleri (Mongol Lekeleri)Yeni doğanda mavi ile açık gri arasında çürüğü andıran kenarları belirgin moğol lekeleri bebeğin poposunda veya sırtında bazen de bacaklarda ve omuzlarda görülürler.Siyah, doğulu veya hint kökenli 10 çocuktan 9'unda bu lekeler vardır.Yanlış tanımlanan bu lekeler, ataları Akdenizli olan bebeklerde de epeyi yaygındır. Fakat sarı saçlı, mavi gözlü çocuklarda ender görülür.Çoğu doğumda görüldüğü ve ilk yıl içinde ortadan kalktığı halde bazen sonrasında ve hatta erişkinlikte bile görülmeye devam eder.Damar Benleri (hemanjiyomlar)SALMON LEKELERİ (Somon Renkli Leke, Nevüs Simplex, Leylek Isırığı, Maküler Hemanjiyoma)Yeni doğmuş normal bebeklerin yüzde 30 ile 50'sinde görülen küçük, açık pembe ve düz beneklidir.Daha çok göz kapaklarında, alında, üst dudakta, kaşlar arasındaki alanda ve boynun arka tarafında ortaya çıkan salmon lekeleri, ağlama nöbetleri ve ısı değişikliği zamanlarında daha belirgin olur. Fakat en çok ensede görülürler. Bu yüzden leylek ısırığı adını alırlar.Nevüsler genel anlamda kan damarları ve lenf damarlarından kökenini alan renkli, leke şeklinde veya kabarık lezyonlardır. Kan damarlarının (kılcal damarlar) toplanmasından meydana gelmiştirler.Yaşamın ilk iki yılında gittikçe silikleşirler ve çocuk kendini zorladığı veya bağırdığı zamanlar dışında belirgin değillerdir.Yüzdeki lezyonların% 95' i tamamen ortadan kaybolduğundan bu doğum izleri estetik açısından daha az endişe doğururlar.Fakat boynun arka tarafındakiler kalmaya devam eder, fakat bebeğin saçları uzadıkça görünmez olur.Çilek Renkli HemanjiyomÇok yaygın olarak,her on bebekten birinde hemanjiyom görülebilir.Kızlarda daha çok rastlanır; doğumda nadiren vardır. Daha çok iki aylık olana kadar ortaya çıkar.İyi huylu (kanserojen olmayan) ve yeni oluşmuş kan damarlarının meydana getirdiği tümörlerdir.Çilek hemanjiyomu genellikle yüzde, saçlı kafa derisinde, sırtta ya da göğüste oluşmakla birlikte vücudun her yerinde ortaya çıkabilir.Karakteristik olarak kırmızı, çıkıntılı, keskin sınırlı yaralardır.Yumuşak, çıkıntılı, çilek renginde doğum izi bir çil kadar küçük veya avuç içi kadar büyük olabilir.Ceninin gelişimi sırasında dolaşım sisteminden kopan, olgunlaşmamış damar yapılarından oluşur.Doğumda görünür olabilir veya yaşamın ilk haftalarında aniden ortaya çıkabilir.Çilek renkli doğu izleri bir miktar büyüyebilir fakat sonunda incimsi gri renge dönüşürler ve 5-10 yaşlarında tamamen ortadan kaybolurlar.Anne-babalar çok belirginleşen izleri (özellikle de yüzdekileri ) tedaviyle gidermek isterlerse de bu tip izlere büyümedikleri veya görme gibi işlevleri etkilemediği sürece hiç müdahalede bulunmamak en iyisidir. Tedavi, kendi kendine iyileşmesine izin verme yaklaşımından daha çok komplikasyona yol açar.Çoğu çilek hemanjiyomu hızla büyür belli bir büyüklükte kalır ve daha sonra yok olur. Vakaların yüzde 60'ında çocuk 5 yaşına geldikten sonra, yüzde 90-952inde ise 9 yaşına girdiğinde hiçbir yara kalmaz. Bu doğum lekeleri olan çocukların yaklaşık yüzde 10'unda, leke ortadan kalktıktan sonra deride hafif bir kırışıklık ya da solgunluk kalır.Doktorunuz birkaç tedavi önerebilir. En basit olanlar kompresyon ve masajdır ve bu izin ortadan kaybolmasını hızlandırır.Çilek rengi hemanjiyomları tedavi etmek için kortikosteroid tedavisi, ameliyat, lazer tedavisi,kriyoterapi ve sertleştirici ajanların uygulanması gerekebilir. Bir çok uzman bu doğum izlerinin% 0.1'inde cerrahi müdahale gerektiğini düşünür.Çilek hemanjiyom (zaman içinde veya ameliyatla küçülür) nedbe veya kalıcı bir doku bıraktığında plastik cerrahiyle durum düzeltilebilir .Bazen çilek rengindeki iz kendiliğinden ya da üstü kaşındığında ya da çarpıldığı için kanayabilir. Basınç uygulaması kan akışını düzeltebilir.Kavernöz HemanjiyomÇilek renkli hemanjiyomdan daha az yaygındır-her yüz bebekten yalnızca bir veya ikisinde görülür.Genelde çilek tipiyle beraber görülen bu durum daha büyük, olgunlaşmamış damar elemanlarından oluşur ve derinin daha derin katmanlarını içerir. Mavi veya maviye çalan kırmızı renkteki büyük kitle başlangıçta çıkıntısızdır.İlk 6 ayda hızla büyür ve sonraki ayda büyüme hızı yavaşlar.
12- 18 ay içinde küçülmeye başlar.Beş yaşındayken%50‘si,Yedi yaşındayken% 70'i,Dokuz yaşındayken% 90'ı,On veya on iki yaşındayken% 95'i ortadan kalkar.Şarap Lekeleri (Portwine lekesi, flamöz nevüz)Genişlemiş, olgunlaşmış kılcal damarlardan meydana gelir, en çok yüzde rastlanır.Lekelerin boyutu değişiktir; bazen vücut yüzeyinin yarısı etkilenebilir.Mora çalan bu doğum izleri vücudun herhangi bir yerinde ortaya çıkabilir. Doğum sırasında çıkıntısız, düz pembe veya mora çalan lezyonlar şeklinde görülürler.Bu geçici bir bozukluktur.Ender olarak bu lezyonlar alttaki yumuşak doku veya kemiğin aşırı büyümesiyle ilişkilidirler ve yüzde görüldüklerinde beyin gelişiminde anormalliğe neden olurlar.Yavaş yavaş renk değiştirirlerse de zaman içinde çok fazla değişmezler ve kalıcı olarak kabul edilirler. Suya dayanıklı kozmetik kremlerle kapatılabilirler ve 12 yaşına gelindiğinde lazer tedavisi ile uzaklaştırılabilirler.Laser tedavisi tercih edilmesine karşın, bu tedavi ergen ve yetişkinlerde daha başarılıdır.
Gluteus (kalça) bölgesinde, düzgün olmayan yarıküre biçimindeki kas çıkıntısı.
üst göz kapağının yeteri kadar kaldırılamaması nedeniyle kapak kenarının anormal olarak düşük bulunması
Bebeklerin çok şişman ya da zayıf olması, anne babalar için endişe kaynağıdır. Şişman bebeğin ileride şişman olacağı, zayıf bebeğin ise sağlıksız olduğu endişesi ile anne babalar mutsuz olur. Aslında anne babaları mutlu etmek küçük bir bebek için bile zordur.Çocuklar doğumdan itibaren ayda bir, bir yaşından üç yaşına kadar da iki ayda bir tartılmalıdır. Çocuklardaki ölçümler arasında kilo artışı görülmezse, aksayan bir şeyler olduğundan şüphelenilebilir. Eğer doktorunuz çocuğunuzun normal gelişim sınırları içinde olduğunu söylüyorsa (bkz. Kız ve erkek çocuklar için gelişim grafiği), çocuğunuz normaldir.
Tedavi protokolünü gösteren uzman hekim raporuna dayanılarak kullanılan bir ilaçtır.
İlk 6 ayında bebeğinizi sadece anne sütü ile besleyiniz.Bebeğinize 6. ayından önce, hastalık döneminde bile su, bitki çayı ve meyve suyu vermeyiniz. Yaygın bazı yanlış inanış ve bilgiler yüzünden bebeğe doğar doğmaz şekerli su içirilir. Bu, bebeğin açlık duygusunu yok edip, emmesini engeller.Özellikle doğumdan hemen sonra salgılanan ilk sütün bebeğe verilmesi çok önemlidir. Doğumdan itibaren 30 dakika içerisinde bebeğinizi emzirmeye başlayınız. İlk 4-6 hafta boyunca günde 8-12 kez emzirmelisiniz.Bebek ağladıkça ve istedikçe emzirilmelidir. Beslenme süresi bebekten bebeğe farklılık gösterebilir, ancak emzirme döneminin başlarında bebeğinizi her istediğinde ve istediği süre kadar emzirmeye çalışınız. Uygun emzirme tekniği bebeğinizi ve sizi rahatlatacak ve, sütünüzün verimliliğini arttıracaktır.Anne sütü almakta olan çocuklara emzik ve sakinleştirici araçlar verilmemeli, anne ve bebeğin aynı odada kalması sağlanmalıdır. Bebeğinizden ayrı kaldığınız durumlarda, kendi sütünüz ile nasıl besleyeceğinizi ve bunun devamlılığını nasıl sağlayacağınızı doktorunuza danışınız.Bebeğinize Neden Anne Sütü Vermelisiniz?Bebeğinizin uygun beslenmeye, şefkate, psikolojik uyarılara ve enfeksiyonlara karşı korunmaya ihtiyacı vardır. Anne sütü, bebeğinize ilk 6 ay içinde tek başına yeterli olan, onun normal gelişmesine yeten besin öğelerini içeren, yeni doğan ve süt çocukları için en uygun ve doğal tek besindir. Anne sütü, bebeğinizin fizyolojik ve psikososyal gereksinimlerini ilk 6 ay içinde tek başına karşılar. Çocuğunuzun gelişimi normal olduğu sürece 6. ayından sonra ek gıdalara başlamak şartıyla onu emzirmeye 2 yıl devam edebilirsiniz. Bebeğinizin kilo artışının ideal olması (haftada 115-225 gr ağırlık kazanması, vücut ağırlığındaki kaybın%8 den az olması), yeterli idrar ve dışkı çıkarması, cildinin normal görünümde olması anne sütünüzün yeterli olduğunun göstergesidir. Eğer ikiz, üçüz bebekleriniz varsa, sütünüzün miktarında da bebeklerinizi beslemeye yetecek kadar artış olacaktır.
Alt ve üst gözkapağı arasındaki uzaklığın patolojik darlığı.
Bebek, bir insanın en küçük hali olan doğum anından itibaren yürüme dönemine kadar olan zaman diliminde aldığı isimdir. Yeni doğmuş olan bir bebek her açıdan anne ve babasına muhtaçtır.Sağlıklı bir bebeğin ağrlığı ortalama 3.2 kg boyu ise 35-50 cm arası olabilir. Erkek bebeklerin ağırlığı kız bebeklere oranla biraz daha fazla olabilir. Yeni doğmuş bebeğin kafa yapısı vücuduna göre daha büyük görünür. Yeni doğmuş bebeklerde kemiklerin tamamı sertleşmemiş olabilir. O yüzden yumuşak kemik kırılmalarına karşı çok hassas ve dikkatli olmak gerekir. Genellikle doğumdan hemen sonra ya da en geç 24 saat içinde bebek üzerinde tıbbı kontrol yapılır ki bu anne babaların rahatlaması için çok önemlidir. Sırayla bebeğin kilosu ve vücut ölçümleri (baş çevresi,boyu) uzman doktorlarca kontrol edilir. Daha sonra kalp ve akciğerleri dinlenir ve iç organlarının elle muayenesi yapılır. Ayakları, bacak boyu, kalça çıkığı muayenesi ayrıca yapılır. Daha sonra erkek çocuklarda testislerin yerinde olup olmadığı kontrol edilmektedir. En sonda bebeğin omurgası ve makatı kontrol edilir. Ama genellikle doğum sırasındaki saçların zamanla döküldüğü yerine hemen yeni saç tüylerinin çıktığı görülür.Yeni doğan bir bebeğin derisi genellikle kızarık gibi görünür. Bu durum henüz yeterli kalınlığa ulaşamamış olan derinin inceliğinden kaynaklanmaktadır. İlk günlerde bebeğin derisi soyulabilir. Bu durum genel olarak avuç içi ve ayaklarda görülür. Bu hafif nemlendiriciler ve kremler ile giderilebilir.Henüz tam olarak çalışamayan ter bezlerinden dolayı burun çevresinde beyaz noktalar görülebilir. Bu durum birkaç hafta sürebilir. Diğer bir durum olarak yüz çevresinde kırmızı plakalar halinde olan döküntü olabilir. Buna“toksik eritem” denir ve tedavi gerektirmeden kendiliğinden zamanla düzelir. Bebeğin kan dolaşım sistemi henüz yeterli düzeye ulaşmadığından elleri ve ayakları mavi mor görünebilir. Bu durumlarda doktora başvurulması önerilir.Mavi lekeler (Mongol lekeleri olarak da bilinir), deri altında mavi pigmentinin geçici olarak birikmesinden kaynaklanır. 1 hafta içinde geçer. Patolojik değildir. İlk günlerde bebeğin gözlerinde şaşılık görülmesi normaldir. Bu durum göz kaslarının yeterince gelişememesinden kaynaklanmaktadır. Ancak Bu durum 6. Ayda düzelir. Eğer 6 ayın sonunda sabit bir şaşılık varsa hekime başvurmak gerekir. Ayrıca bazı bebeklerin gözlerinde yaşarma, çapaklanma görülebilir. Bu durum gözyaşının gözden buruna aktığı gözyaşı kanalında tıkanıklık olmasına bağlıdır. Bu sorun oldukça sık görülür ve çok büyük çoğunlukla ilk yıl sonunda kendiliğinde düzelir. Bebeğinizin gözünde çapaklanma olursa doktorunuza danışın. Doktorunuz size bu tıkanıklığı açmaya yardımcı olacak masaj tekniklerini gösterecektir. Sarı akıntı ve çapaklanma ısrarla devam ediyorsa antibiyotikli göz damlası ya da göz pomadı önerebilir.
Düğme, boncuk, fasulye, böcek gibi herhangi bir yabancı cisim buruna kaçtığı takdirde gözle görünüyorsa kolayca çıkartılabilir. Görülmüyorsa hınkırılır. Bu da kâfi gelmezse bir hekime başvurulur.