Sağlık & Spor Terimleri Sözlüğü
Yağ bezlerinin büyümesi sonucu deri altında oluşan kistler.
Bazı organlarda (daha çok karaciger, akciğer, beyin) ekinokok adı verilen parazitlerin neden olduğu içi berrak su görünümünde kistler.
Rahim içerisinde yer alan; her ay gebeliğe ev sahipliği yapacak şekilde hazırlanan ve gebelik olmadığı zaman, yeterli hormon desteğinden yoksun kalması nedeniyle menstruasyon kanaması halinde dökülen özel hücre tabakası'endometrium' olarak adlandırılır.
Bu hücre tabakası vücutta sadece rahim içerisinde yer almaktadır.
Bu hücrelerin vücutta rahim dışında başka bir alanda yer alması'endometriozis' hastalığı olarak tanımlanmaktadır.
Bu durum en sık olarak yumurtalıklarda, rahim arkası boşlukta (Douglas boşluğu), vajen ile barsağın son bölümü arasında, barsakların yüzeyinde, tüplerin üzerinde veya çevresinde, rahmi tutan bağların ve mesanenin üzerinde, veya karın zarı yüzeylerinde gözlenmektedir.
Endometriosis odakları, hormonların bir adet dönemi boyunca neden olduğu değişimleri aynen yaşar ve adet döneminde bu hücrelerde de kanama ve dökülme olur. Karın iç boşluğunda kanamayı sınırlamaya yönelik iltihabi savunma hücreleri, endometriozis odaklarını kuşatır. Bu bölgede iltihabi cevabın neden olduğu bir süreç başlar. İyileşme sırasında çevre dokulara yapışıklıklar oluşur ve her adet döneminde bu durum tekrarlanarak devam eder.
Küretajın kelime anlamı kazımaktır. Ama burada adı geçen Kürtaj halk arasında, küçük hamileliklerde rahim içerisindeki ceninin tıbbi müdahele ile alınması kastedilmektedir. Kürtaj ayrıca teşhis amaçlı da yapılabilir. Yani rahim iç duvarından kazınarak örnek alınıp incelenmeside kürtaj olarak adlandırılır.
Hayvansal ve bitkisel yağların içerisinde bulunan, karaciğer tarafından sentez edilen bir maddedir. Kanda normalden fazla bulunması halinde, damar sertliğine neden olur, ve bazanda safra pigmentleri ile birleşerek safra taşlarının oluşumunda rol oynar.
Tüberküloz basiline, bulanın adına izafeten verilen ad.
Kapalı yerde bulunma korkusu.
Psikolojik bir proplemdir. İstem dışı olarak nesnelerin alınıp, saklanması ve bu alışkanlıktan kurtulmak için hiç birşey yapmak istenilmemesine neden olur.
Kızamık, virüslerin etken olduğu, 2- 5 yılda bir artışlar gösteren, tüm dünyada görülebilen, aşılanmamış toplumlarda tüm topluma yayılabilecek kadar bulaşıcı, döküntülü bir enfeksiyon hastalığıdır.BelirtilerKızamık virüsü vücuda alındıktan 10- 14 gün sonra yoğun yaşanan nezle belirtileri şeklindeki ilk belirtiler başlar. Yüksek ateş, mide bulantısı, burun akıntısı, gözlerde kızarma ve sulanma, ışığa karşı hassasiyet, kaslarda yaygın ağrı, boğaz ağrısı ve kuru öksürük başlıca belirtilerdir.TanıKızamık hastalığı, tipik seyir gösterdiği durumlarda, kendine özgü olan ağız içi oluşumlarının ve döküntüsünün görülmesiyle rahatlıkla tanınabilir.TedaviKızamığın özel bir tedavisi yoktur. Hastalık sırasında destekleyici olarak ateş düşürücüler, bol sıvı, balgam söktürücüler, A vitamini içeren ilaçlar kullanılabilir. Çevrenin nemlendirilmesi yararlı olabilir. Sonradan bakteriyel bir hastalık ilave olmazsa antibiyotiklerin tedavide yeri yoktur.ÖnerilerDünyada her yıl yaklaşık 30 milyon kızamık vakası ve kızamığa bağlı yaklaşık 800 bin ölüm olduğu tahmin edilmektedir. Şu anda dünyadaki çocuk ölümlerinde, aşıyla önlenebilen hastalıklar arasında kızamık ilk sıralarda yer almaktadır. Bunun nedeni, kızamık aşısının yeterince yapılamaması olarak açıklanmaktadır. Hastalıktan korunmanın tek yolu aşılanmaktır.
Idrarla keton çıkarılması.
Kanda keton cisimciklerinin bulunması.
Yeni doğanın şiddetli ikterinde beynin bazı çekirdeklerinin bilüribinin etkisiyle toksik degenerasyonudur.Çocukta zeka geriliği ve spastisite görülebilir.
Gözün saydam tabakasının (kornea) yangılanması ya da iltihablanması. Nedenlerine göre çeşitli gruplara ayrılır.Dış Kaynaklı KeratitTravma ve göze kaçıp çıkarılmamış cisimlerdeki mikropların yol açtığı hastalıklardan ileri gelir. Belirtileri yabancı cisim varlığı duyusu, ağır, ışığa duyarlılık (fotofobi) sürekli göz yaşarması, göz kapağı spazmı ve görme bozukluğudur. Cerahatli keratit denen ağır keratitlerde saydam tabakada bir abse oluşur. Bu tür keratitler kronik yaralara (kerotit ülseröz) yol açmadıkça birkaç gün içinde iyileşebilirler. Ülserli durumlarda ise mikrop bulaştığında kalıcı yara izleri (beyaz leke) kalır ve ağır yaralarda tüm gözün çıkarılması gerekebilir.İç Kaynaklı KeratitSaydam tabakanın öz dokusuna yerleşir. En önemlisi frengi ya da kalıtsal frengilerin neden olduğu doku içi keratittir.1-18 yaş arasında, yaygın olarak ta 5-8 yaş arasında görülür. Gözde belirgin bir yangılanma, görmeyi engelleyen beyaz lekeler vardır. Keratitle birlikte iritis de görülebilir. Kirpiksi cisme, merceğe, lifsel tabakaya yayılabilir. Etkili bir frengi tedavisiyle iyileştirilebilir. Bunlardan başka saydam tabakanın en alt katı (descemet zarı) yangısı da denilen noktalı ve üçüz sinir felcinden doğan sinirsel felçli keratitler vardır. Keratit genellikle iki gözde birden oluşur. Tedavide damla ve merhemlerle birlikte kornea aşıları kullanılır.