Sağlık & Spor Terimleri Sözlüğü
özellikle tropik bölgelerde görülen ve cinsel yolla bulaşan bir hastalık olan kasık lenfogranülomunun tanısında kullanılan bir deri testi.
Gözle muayene, elle muayene (pafpasyon ve perküs-yon) ve stetoskopla muayene (oskültasyon) ile hastalıkların belirtilerini saptamak ve tanıyı yönlendirmek için uygulanan incelemelerin tümü.
Kadınlarınüreme organlarının dış kısmının kaşınması; döl yolundan gelen akıntıdan kaynaklanabilir. Ayrıca, böyle bir neden olmadığı halde kullanılan sabun ve iççamaşırın cinsi de kaşıntıya neden olabilir.
İççamaşırı veya kullanılan sabundan kaynaklanan ferç kaşıntılarında; bunları kullanmamakla şikayet ortadan kalkar.
Ortopedide bir kırığı ya da çıkığı yerleştirmek için kol ya da bacağı çekme manevrası.
Bitkilerden elde edilen tedavi edici özellikteki maddelerin kullanılmasıyla yapılan tedavi.
Gözün ağtabakasında sarı leke olarak tanımlanan bölgenin çukurlaşmış orta kesimi.
Çoğunlukla bir hücreli su yosunlarından oluşan, sularda yaşayan bitki topluluğu.
Bebeklerin kandaki bilirubin seviyesini düşürmek ve sarılıklarını azaltmak için mavi ışıkla tedavisi yöntemidir. Fototerapi ile kandaki bilirubin maddesi kimyasal olarak başka bir şekle dönüştürülür. Böylece karaciğer bu durumla başedebilir hale gelir. Bebeklerin teninde parlayan ışık, bebeğin sistemindeki bilirubin miktarını efektif olarak azaltır. Bebeğin karaciğeri olgunlaştıkça vücuttan bilirubini uzaklaştırması daha kolay olur ve ışık tedavisine artık gerek kalmaz.
Midede ya da daha ender olarak bağırsakta bitkisel liflerin çevresinde oluşan ve kalsiyum tuzlarının çökmesiyle sertleşen kütle.
Yeşil bitkilerin, güneş enerjisi ve klorofil pigmenti yardımıyla CO2 ve H2O'dan besin maddelerini üretmesidir
Veremi inceleyen tıp dalı.
Işık uyaranlannı sinir iletisine dönüştürerek görmeyi sağlayan alıcılar.
Fıtığın en tehlikeli konıplikasyonu.
Paragangliyon hücrelerinden gelişen tümör az da olsa kemoreseptör (kimyasal alıcı) işlevine sahiptir.