Tükenmişlik Sendromu Nedir?
Kendinizi bitkin ve yorgun mu hissediyorsunuz? Tükenmişlik sendromu sadece ünlü dizi oyuncularınun başına gelmiyor. Bu sendrom bir gün sizi de zirayet edebilir.
Böbreklerinizin hemen üstünde piramit şeklinde bezler bulunur ve bu bezlere adrenal denir. Bu bezlerin salgıladığı hormonlar (Kortizol, Aldosteron, Cinsiyet Hormonları) vücudunuzun genel sağlık durumu ve stres ile savaşması için hayati önem taşır.
Adrenal yetmezliği yorgunluk ve kilo kaybuna sebep olabilir. Aşırı derecede devam eden, fiziksel, duygusal, çevresel ve psikolojik stres zamanla adrenal fonksiyonlarda bir dengesizliğe neden olabilir. Tanısı doktorlar tarafından çeşitli testler ile yapılabilir. Bu hastalık sinsi bir hastalıktır ve çoğu insan yorgunluk ve halsizlik ile başa çıkabilmek için kahve, nikotin gibi gıdalara yöneldiklerinden ilk tespiti zorlaşır.
Uzun süreli stres bağışıklık sistemine zarar verebilir. Genelde insanların yüzde 70 i yetersiz uyku, trafik ve para kazanma gibi stres faktörlerine maruz kalırlar. Bunun neticesinde de çoğunlukla adrenal yetmezliği ile karşı karşıya kalınır. Neyse ki, adrenal yorgunluğu tedavi edilebilir. En etkili yöntem stresi azaltmak için kullanılabilecek her türlü aracı kullanmaktır. Diyet, spor, yoga, pilates gibi aktiviteler stres seviyenizi düşürüp hayattan daha fazla zevk almanızı ve yaşam kalitenizi arttıracaktır. Adrenal yetmezliğinden bir gecede kullanmak malesef mümkün değil ama iyi bir programla 6 ayla 1 yıl arasında bu hastalığın pençesinden sıyrılmak da pekiala mümkündür.
Adrenal yorgunluktan şüphe ediyorsanız aşağıdaki belirtileri taşıyıp taşımadığınızı kendiniz belirleyebilirsiniz. Aşağıdaki soruları kendinize sorun ve altı ya da daha fazlasına EVET yanıtını veriyorsanız uzman bir doktara başvurmayı düşünmelisiniz.
Ayakta iken sersemlediğiniz oluyor mu?
Geceleri uyuyamıyor musunuz?
Genelde çok tuzlu ya da şekerli yiyecekleri mi tercih ediyorzunuz?
Huzursuz, bunalmış, stresli ve bitkin hissediyor musunuz?
Strese maruz kaldığınızda titremeye başlıyor musunuz?
Gözlerinizin altında koyu halkalar var mı?
Gözleriniz parlak ışığa karşı daha mı duyarlı?
Anksiyete, sinirlilik, fobilerde çoğalma veya panik atak yaşıyor musunuz?
Eğer şeker, kafein ya da nikotin alımınızda bir artış var mı?
Dalgın hissediyor ve kısa süreli hafızanızda hissedilir bir kayıp yaşadınız mı?