Ailesel Akdeniz Ateşi Nedir?
Ailevi Akdeniz Ateşi, tekrarlayan ateş, karın ağrısı, göğüs ağrısı ve eklem ağrısı nöbetleri yapan bir hastalıktır. Nöbetler genellikle 24-48 saat sürer. Hastalarda nöbetler dışında hiçbir belirti yoktur.Özellikleri
Ailevi Akdeniz Ateşinin adından da anlaşılabileceği gibi 3 temel özelliği vardır;. Hastalığın ortaya çıkması için anne ve babanın taşıyıcı ya da hasta olması gerekir.. Sıklıkla Akdeniz Bölgesi ve civarında görülmesi (Karadeniz Bölgeside dahil). Ateş nöbetleri yapması, Ateş nöbetlerine karın ağrısı, eklem ağrısı veya göğüs ağrısı eşlik eder. Karın ağrısı, akut apandisit ile karışabilir ve çok şiddetli olabilir. Bu hastaların bir kısmı akut apandisit tanısı ile ameliyat edilmişlerdir ancak karın ağrıları geçmemiştir.TanıNöbetler sırasında kan lökosit sayımı ve CRP yükselebilir, ancak nöbet esnasında alınan kanda fibrinojen seviyesinin yükselmesi daha özgül bir bulgudur. Kesin tanı genetik inceleme ile mümkündür ve çok yaygın olarak birçok üniversitede ve genetik tanı merkezinde yapılmaktadır. Hastanın nöbetler sırasında ve nöbet dışı zamanlarda muayene edilmesi ve bazı laboratuvar incelemeleri ile tanı genetik inceleme olmadan da kolaylıkla konur. Ancak hem genetik danışma açısından hem de hastalık tanısının kesinleşmesi bakımından genetik test önerilir.Ailevi Akdeniz ateşi tanısı her şeyden önce yukarıda tanımlanan iltihabi atakların varlığına, yani klinik bulgulara dayanarak konur.Tekrarlayan ataklarHastaların tekrarlayan hastalık belirtilerini tanımlaması tanı için en önemli bulgudur. Benzer belirtilere neden olabilecek hastalıkların da ayırt edilmesi gereklidir. Hasta ilk atak sırasında görülmüşse, hastalığın tekrarlayıcı niteliğinin görülmesi amacıyla takibe alınması yararlı olacaktır.Kan testleriHasta eğer atak sırasında görülmüşse, atağa eşlik eden iltihap bulgularının varlığı (ateş, kanda beyaz kürelerin (lökosit) sayısının artması, eritrositlerin sedimentasyon (çökelme) hızının artması, fibrinojen ve CRP'nin yükselmesi) ve bu testlerin atak sonlanınca normal değerlere inmesi tanıya yardımcı olur. Bu testlerin pozitif bulunmasının ailevi Akdeniz ateşine özgü olmadığı, sadece vücutta iltihabi bir reaksiyonun varlığına işaret ettiği unutulmamalıdır. Dolayısıyla başka bir iltihabi hastalıkta (örneğin akut apandisit, bakterilere bağlı enfeksiyonlar, vb) da yüksek çıkabilirler.. Aile öyküsüHastaların yaklaşık yarısında ailede benzer şikayetleri olan akrabaların olması tanıyı destekleyen önemli bir bulgudur. Bununla beraber, ailevi Akdeniz ateşinin çekinik geçen bir kalıtsal bir hastalık olması nedeniyle, ailede başka bir hastanın olmaması da şaşırtıcı olmaz.. AmiloidozHastada ikincil amiloidozun varlığı da tanıyı kuvvetle destekler.. Kolşisin tedavisine yanıtAilevi Akdeniz ateşi olduğu düşünülen hastalarda yeterli dozda kolşisin verildikten sonra atakların hiç tekrarlamaması ya da atak sıklığının ve şiddetinin belirgin olarak azalması tanıyı destekler.6. Genetik testler Günümüzde ailevi Akdeniz ateşi ile ilişkili olan MEFV geninde hastalığa neden olabilen mutasyonların taraması da yapılabilmektedir. Bununla beraber, hastalıkla ilişkili olduğu gösterilen mutasyonların sayısı oldukça fazladır ve yaygın olarak kullanılan laboratuvar yöntemleri ile bunların tamamını taramak mümkün olmamaktadır. Bugün için bilinen mutasyonlar klinik olarak ailevi Akdeniz ateşi tanısı konan hastaların ancak%60-80'inde pozitif bulunmaktadır. Öte yandan ülkemizde taşıyıcılık oranı da oldukça fazladır (yaklaşık%10-20) ve herhangi bir şikayeti olmayan insanlarda hastalıkla ilişkili bir mutasyon bulma olasılığı da yüksektir. Ayrıca klinik bulgularla ailevi Akdeniz ateşi hastalığı tanısı konan hastaların yaklaşık%5-15'inde MEFV geninde hiç mutasyon bulunamayabilir. Yorumlama güçlükleri nedeniyle, belirli merkezler dışında genetik yöntemlerin“tanı amaçlı” olarak kullanılması önerilmemektedir.TedaviAilevi Akdeniz ateşi tedavi edilebilir bir hastalıktır. Bu tedavi, hastalığın genetik bir hastalık olması nedeniyle, hastalığın tamamen ortadan kalkması (şifa) şeklinde bir tedavi değildir. Hastalığın oluşturduğu bozuklukları ortadan kaldırmaya yöneliktir ve bu amaçla kolşisin ilacı kullanılmaktadır. Kolşisin, çiğdem (Colchicum autumnale) bitkisinden elde edilmektedir ve ülkemizde'Colchicum-Dispert®' ve'Kolsin®' isimleriyle satılmaktadır (0.5 mg draje). İltihabı baskılayıcı özellikleri nedeniyle gut ve Behçet hastalığı gibi başka hastalıkların tedavisinde de kullanılmaktadır.Ailevi Akdeniz ateşi tedavisinde kolşisin 2 önemli amaçla kullanılır:Atakların engellenmesi veya hafifletilmesiDüzenli olarak kolşisin kullanan hastalarda ataklar ya hiç tekrarlamaz ya da daha öncekilere oranla çok daha seyrek gelir ve hafif geçerler. Sadece atak döneminde kullanılmasının bir yararı yoktur ve bu şekilde başlamış olan atağı geçirici bir etki sağlamaz. Etkinliği ilacın düzenli kullanımına bağlıdır ve ataklardan“koruyucu” bir etkinliktir.Amiloidoz gelişiminin engellenmesiKolşisin düzenli ve yeterli dozda kullanıldığında amiloidoz gelişimini engeller. Hatta, amiloidoz gelişmiş hastalarda, idrarla protein kaybı ve böbrek yetersizliği belirtilerinde bir miktar düzelme bile sağlayabilir.Alınması gereken kolşisin dozu hastanın kilosuna göre farklılık göstermekle beraber, bir erişkinin günde 1.5 mg veya üzerinde olması önerilmektedir. Daha düşük dozların atakların tekrarlamasını engellese bile, amiloidoz gelişimini engellemediği düşünülmektedir. İlaç günde bölünmüş iki veya ya da üç doz halinde alınabilir. Doz aksamalarının atakların tekrarlamasına neden olabildiği bilinmektedir.
Backswing'den sonra topa vuruş yapılan swıng'in ikinci bölümüdür. Ingilizce de forwardswıng ya da downswıng deyimlerinin karşıtıdır.
Argo olarak kullanılır. Yeni başlayan, tekniği zayıf olan oyunculara verilen addır.
Genellikle kötü vuruşlara verilen isimdir. Oyuna yeni başlayan acemi oyuncular için de kulanılır. Acemi oyunculara Duffer, Hacker gibi isimler de takılır.
Kurallara göre ceza puanlı ya da cezasız olarak oyun dışı kalan bir topu oyuna tekrar sokmak için yapılır. Oyuncu kurallara göre dik durarak kolunu omuz hizasından yukarı doğru dik bir şekilde kaldırarak topu arkasına düşecek şekilde bırakır. Topun durduğu yer yeni vuruş noktasıdır.
Fairway'ler dışında, club'ları düzgün kullanabilme antremanlarının yapıldığı ve genelde 300 metre uzunluğundaki eğitim alanlarıdır.
Başlama vuruşu için kullanılan sopalardır. Başlama vuruşu genellikle 1 numaralı wood club ile yapılır.
Tee üzerinde yapılan başlama vuruşudur. Genel olarak 1 nolu wood club ile yapılır.
Topa hedef doğrultusunda anti - clockwise spin etkisiyle sağdan sola doğru hafifçe bir kavis yaptırılan vuruş şeklidir. (Tarif sağ elle vuruş yapanlar içindir)
Swing vuruşunun üç bölümünden ikincisidir. Backswıng'in zirvesinden topa vuruş anına kadar olan bölümüdür. Bu kısma "Forewardswıng" ismi de verilir.
Doğrultusu yokuş aşağı olan vuruşlardır.
Topun hedefe göre yokuş aşağı vurulacağı bir meyilde bulunmasıdır.
Bu tip green'lerin yüzeyinde iki delik bulunur. Bunlar golfün en eski günlerinden kalma, front nine ve back nine'ı aynı yerde oynanan golfe ilişkin kalıntı niteliğindeki green'lerdir.
Par sayısından 3 eksik olan bir skordur. ABD'de bu adla anılan olay, Ingiltere'de albatros adıyla bilinir. Sadece par sayısı 4 ve 5 olan çukurlar için geçerlidir. Çok nadir olarak yapılır.
Par sayısından iki fazla olan bir skordur.
Macthplay'de kullanılan ve bir oyuncunun çok fazla puan toplayıp yenilemez hale gelmesini anlatan bir terimdir. Kazandığı çukur sayısı, oynanacak çukur sayısından daha fazla anlamına gelir.